
İntifa Hakkı
İntifa hakkı nedir? Nasıl kurulur? Malikin ve intifa hakkı sahibinin hak ve yükümlülükleri nelerdir?
GAYRİMENKUL HUKUKU
Efza Ceren Tutucu
6/10/20239 min read


Bir eşya üzerindeki en temel ve geniş hak mülkiyet hakkıdır. Mülkiyet bir eşya üzerinde kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma (usus, fructus, abusus) yetkilerini kapsamaktadır. Bununla birlikte 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nda mülkiyet kadar geniş olmamakla birlikte bir kısım ayni haklar da tanımlanmıştır. İntifa hakkı bu şekildeki ayni haklardan olup mülkiyet hakkından sonra bir eşya üzerindeki en geniş hakkı ifade etmektedir. İntifa hakkı her ne kadar mülkiyet hakkı kadar geniş bir yetki içermese de sahibine bir eşyanın kullanma ve yararlanma yetkisi verir. İntifa hakkının kapsamadığı tek yetki taşınır/taşınmaz mal üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi olup bu konuda malik münhasıran yetki sahibidir.
İntifa hakkının ne olduğunun ve kapsamı ile hukuki niteliğinin anlaşılabilmesi için, öncelikle ayni hak ve sınırlı ayni hak arasındaki ayrımın ve irtifak haklarının anlaşılması gerekir.
Eşya üzerindeki esas (tam) ayni hak mülkiyet hakkıdır. Bu hak, sahibine kullanma, yararlanma ve tasarruf etme yetkilerini verir. Bununla birlikte bu hakka dahil olan kullanma ve/veya yararlanma haklarının üçüncü kişilere devri söz konusu olabilir. Üçüncü kişi, yasada belirtilen şekilde kendisine devredilen bu hakları herkese karşı ileri sürebilme hakkına sahip olur. Bu haklara kategorik olarak “sınırlı aynî haklar” denilir. Sınırlı ayni haklar, ya muhteva bakımından ya da süre bakımından sınırlıdırlar; yani kapsam itibariyle sınırlanmış olabilecekleri gibi, belli bir zaman dilimi ile sınırlı olarak da tanınmış olabilirler. Örneğin “geçit hakkı” sadece taşınmaz üzerinde geçiş yapma hakkı ile sınırlı iken, 15 yıl için tanınmış olan “oturma (sükna) hakkı” süre bakımından sınırlıdır.
Sınırlı ayni hakların nelerden ibaret olduğu yasada belirlenmiştir, genişletilemez. Bunlar irtifak hakkı, taşınmaz yükü ve rehin haklarıdır. Sınırlı ayni haklar, üç şekilde kazanılabilir: Tescil, zamanaşımı ve tescilden önce aynî irtifak hakkı tesisi (kamulaştırma, mahkeme ilamı vs.)
Sınırlı ayni hakların tamamı için geçerli olan ve bilinmesi gereken iki temel ilke vardır:
Önceki tarihli sınırlı ayni hak sonraki tarihli olana göre önceliklidir. (Sıranın tayininde esas alınacak tarih “tescil tarihi değil sınırlı ayni hakkın yevmiye defterine yazıldığı tarihtir”.)
Sınırlı ayni hak ile mülkiyet hakkı çatışırsa öncelik sınırlı ayni hakka aittir.
“İrtifak hakları”, sınırlı ayni haklardandır. Bu hak, sahibine eşya üzerinde kullanma ve/veya yararlanma hakkı verir. Kural olarak sadece taşınmazlar üzerinde tesis edilebilirler, fakat “intifa hakkı” taşınırlar hakkında da tesisi mümkün bir irtifaktır. İrtifak hakları taşınmazın bir kısmında tesis edilmiş bile olsa taşınmazın tamamını yükümlülük altına sokan bir haktır
İntifa Hakkı Nedir?
Köken olarak Arapça bir kelime olan intifa; üstlenme, yararlanma, aşılanma demektir.
İntifa hakkı, Türk Medeni Kanunumuzun 794. ve 822. maddeleri arasında düzenlenmiştir ve sahibine bir malı kullanma ve o maldan yararlanma haklarını veren bir irtifak hakkıdır, yani bir çeşit sınırlı ayni haktır. İntifa hakkı taşınır veya taşınmaz mallar, haklar veya bir malvarlığı üzerinde kurulabilir. Üzerinde intifa hakkı kurulmuş olan bir taşınmazın malikinin sahip olduğu mülkiyet hakkı literatürde "çıplak mülkiyet" (kuru mülkiyet) olarak da ifade edilmektedir. Çünkü malikin elinde söz konusu taşınmaza ilişkin olarak yalnızca o mal üzerinde tasarruf etme hakkı kalmış, mülkiyet hakkının diğer unsurları intifa hakkı sahibine verilmiştir.
İntifa Hakkının Konusu ve Özellikleri
İntifa hakkının konusu taşınır, taşınmaz, hak veya malvarlığı olabilir. Kanun tarafından burada özellikle bir eşya sınırlaması getirilmemiş ve haklar üzerinde dahi intifa hakkının kurulabileceğini düzenlemiştir. İntifa hakkı, aksine düzenleme olmadıkça sahibine, intifa hakkına konu olan şey üzerinde tam yararlanma hakkı tanır. Taraflar arasındaki anlaşmada bu hususun aksine bir düzenleme varsa, intifa hakkının sağladığı yararlanma hakkının sınırlarını taraflar arasındaki anlaşma belirler.
Bu durum, intifa hakkı sahibinin, hakkını bizzat kullanması yönünden de benzer bir şekle tabiidir. İntifa hakkı kişiye bağlı ve düzenli irtifaklardandır bu sebeple intifa hakkı devredilemez fakat Türk Medeni Kanunun 806. maddesi hükmü gereğince intifa hakkı sahibi, sözleşmede aksine bir hüküm yoksa veya durum ve koşullardan, intifa hakkının hak sahibince şahsen kullanılması gerektiği anlaşılmıyorsa bu hakkın kullanımını başkasına devredebilir. Yani özetle: İntifa hakkında hak sahibinin hakkını bizzat kullanmak durumunda olmaması ve intifa hakkına konu şeye ilişkin olarak tam yararlanma hakkına sahip oluşu kural; bu hakkı bizzat kullanması ve bu hakka konu olan şeyden sınırlı olarak yararlanması ise istisnadır. Söz konusu devir, yalnızca hakkın kullanılmasının devredilmesidir. İntifa hakkının kendisi, devredilemez ve miras bırakılamaz.
İntifa Hakkının Kazanılması
1. İntifa Hakkının Sözleşmeyle Kurulması: İntifa hakkı, en çok sözleşme yoluyla kurulmaktadır. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, tapu memuru tarafından resmi senedin (sözleşmenin) düzenlenerek tapuya tescil edilmesiyle kazanılmaktadır. Taşınırlarda intifa hakkı, sözleşmenin yapılmasıyla birlikte taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; sözleşme yoluyla intifa hakkının temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. (TMK m.795)
2. İntifa Hakkının Tek Taraflı Hukuki İşlemle Kurulması: İntifa hakkı, iki taraflı hukuki bir işlem olan sözleşmeyle kurulabileceği gibi tek taraflı bir hukuki işlemle de kurulabilir. Örneğin, miras bırakan tek taraflı bir hukuki işlem olan vasiyetname yoluyla mirasçıları veya üçüncü kişi lehine intifa hakkı kurabilir. Bu durumda miras bırakanın vefatı halinde intifa hakkı kendiliğinden kurulmamaktadır. intifa vasiyeti alacaklısı sadece vasiyet borçlusuna karşı kendisi lehine intifa hakkı kurulmasına ilişkin talepte bulunabilir.
3. Kanuni (Yasal) İntifa Hakkı: Kanuni intifa hakkı, kanundaki özel düzenleme nedeniyle kurulan intifa hakkıdır. Özellikle belirtelim ki; taşınmaz üzerindeki yasal intifa hakkı tapu kütüğüne tescil edilmemiş olsa bile, durumu bilenlere karşı ileri sürülebilir. Tescil edilmiş ise, herkese karşı ileri sürülebilir (MK m.795/3).
Kanundan doğan intifa hakkına örnek olarak Türk Medeni Kanunumuzun 240. maddesi ve 652. maddesinde düzenlenmiş olan, taşınmaz sahibi murisin ölümüyle birlikte sağ kalan eşin aile konutu ve aile konutundaki ev eşyalarına dair talep hakkı örnek gösterilebilir. Bunun yanında kanundan doğan intifa hakkı, Türk Medeni Kanunumuzun 795. maddesinin 2. fıkrası hükmü gereğince zamanaşımı yoluyla da kazanılabilmektedir; çünkü TMK 795/2. maddesinde taşınmaz ve taşınırlarda intifa hakkının kazanılmasına dair, mülkiyete ilişkin hükümlere atıf yapılmıştır.
Türk Medeni Kanunumuzun 795/2. Maddesine Göre: "... Taşınır ve taşınmazlarda intifa hakkının kazanılması ve tescilinde, aksine düzenleme olmadıkça, mülkiyete ilişkin hükümler uygulanır. ..."
İntifa hakkının kanundan doğarak kurulduğu haller oldukça kısıtlıdır ve sözleşme ile kurulan intifa hakkına nazaran kanundan doğan intifa hakkı çok daha az sayıdadır.
İntifa Hakkı Sahibinin Hak ve Yükümlülükleri
İntifa Hakkı Sahibinin Hak ve Yetkileri
1. Zilyet Olma Yetkisi: İntifa hakkı sahibi, hakkın konusu olan malı zilyetliğinde bulundurma yetkisine sahiptir (TMK m.803/1). İntifa hakkı sahibi zilyedin sahip bulunduğu tüm haklara sahiptir. Örneğin, intifanın konusu taşınmaz işgal edildiğinde intifa hakkı sahibi el atmanın önlenmesi veya ecrimisil davası açma hakkına sahiptir.
2. Yönetme, Kullanma ve Yararlanma Yetkisi: İntifa hakkı sahibi, hakkın konusu olan malı yönetme, kullanma ve ondan yararlanma yetkilerine sahiptir (TMK m.803/1). İntifa hakkı sahibi, intifa hakkının konusu malı kendisi yönetebileceği gibi başkasına da yönettirebilir. İntifa konusu malı tam olarak kullanıp yararlanma yetkisine sahiptir. Ancak, kullanma ve yararlanma yetkisi, malın özdeğerine zarar verecek şekilde kullanılamaz. İntifa hakkı sahibi, intifa konusu taşınmazın ekonomik özgülenme yönünü malike önemli zarar verecek şekilde değiştiremez; özellikle onu yeni bir şekle dönüştüremeyeceği gibi, onda önemli bir değişiklik de yapamaz. Ancak, intifa hakkı sahibi, malike önceden haber vermek ve taşınmazın ekonomik özgülenme yönünde önemli değişiklik yapmamak koşuluyla taş, kireç, mermer ve turba ocakları ile benzerlerini açabilir (TMK m.817). İntifa hakkı, yararlanma hakkı kapsamında eşyanın doğal semerelerinden yararlanmayı da kapsmaktadır. İntifa hakkı süresi içinde olgunlaşan doğal ürünler, intifa hakkı sahibine aittir. Ekimi veya dikimi yapan malik veya intifa hakkı sahibi, olgunlaşan ürünleri toplayan diğer taraftan, yaptığı giderler için ürünün değerini aşmamak üzere uygun bir bedel isteyebilir. Nitelikleri itibarıyla malın doğal verimi veya ürünü sayılmayan bütünleyici parçaları malike aittir (TMK m.804). Örneğin, bir tarla üzerindeki elma ağaçlarının elmaları intifa hakkı sahibine aittir. Ancak, ağaçların yerinden sökülmesi halinde sökülen ağaçların mülkiyeti çıplak mülkiyet hakkı sahibine ait olacaktır.
3. Tasarruf Yetkisi: İntifa hakkı sahibinin intifanın konusu şeyi devretme yetkisi yoktur. Aynı zamanda intifa konusu üzerinde herhangi bir sınırlı ayni hak tesis edemez (geçit hakkı, kaynak hakkı, üst hakkı vb.). İstisnaen bazı durumlarda intifa hakkı sahibinin tasarruf yetkisi vardır. Tüketilebilen şeylerin mülkiyeti, aksi kararlaştırılmadıkça, intifa hakkı sahibine geçer; ancak, intifa hakkı sahibi geri verme sırasında bu şeylerin o günkü değerini ödemekle yükümlü olur. İntifa hakkı sahibi, değeri biçilerek kendisine teslim olunan diğer taşınırlar üzerinde, aksi kararlaştırılmadıkça, serbestçe tasarrufta bulunabilir; ancak, bu yetkisini kullandığı takdirde bu şeylerin biçilen değerlerini geri verme sırasında ödemekle yükümlü olur. Bu ödeme, tarım işletmesi gereçleri, hayvan sürüleri, ticari mallar veya benzeri şeylerde aynı cins ve nitelikte eşya verilmesi suretiyle yerine getirilebilir (TMK m.819).
4. Defter Tutulmasını İsteme Hakkı: Malik veya intifa hakkı sahibi, diğerinden giderleri paylaşmak üzere intifa hakkına konu olan malların noterlikçe resmen defterinin tutulmasını her zaman isteyebilir (TMK m.811). Defter tutulmasının fonksiyonu hangi malların iade edileceği, malların durumu ve niteliklerinin belirlenmesi noktalarında ortaya çıkmaktadır.
İntifa Hakkı Sahibinin Yükümlülükleri
1. İntifa Konusu Malın Bakımı ve Korunması Yükümlülüğü: İntifa hakkı sahibi, hakkın konusu olan malın muhafazası ve olağan bakımı için gerekli onarım ve yenilemeleri yapmakla yükümlüdür. Malın muhafazası, daha önemli işlerin yapılmasını veya önlemlerin alınmasını gerektiriyorsa; intifa hakkı sahibi, durumu malike bildirmek ve bunların gerçekleştirilmesine izin vermek zorundadır. Malikin gereken işleri yapmaktan kaçınması halinde intifa hakkı sahibi, bunları onun hesabına kendisi yapabilir (TMK m.812).
2. Bakım ve İşletme Giderlerini Yapma Yükümlülüğü: İntifa hakkı konusu olan malın olağan bakım ve işletme giderleri, güvencesini oluşturduğu borçların faizleri, vergi ve resimleri, intifa süresince intifa hakkı sahibine aittir. Vergi ve resimleri malik ödemişse, intifa hakkı sahibi, yukarıda belirtilen esasa göre bunları malike tazmin etmek zorundadır. Diğer bütün yükümlülükler malike aittir. Ancak, intifa hakkı sahibi bunların yerine getirilmesi için gereken parayı, istemi üzerine malike karşılıksız olarak sağlamazsa; malik, intifa hakkı konusu malı bu yükümlülüklerin yerine getirilmesi için kısmen veya tamamen paraya çevirebilir (TMK m.813).
3. İntifa Konusu Malı Sigorta Ettirme Yükümlülüğü: Yerel adetlere göre iyi bir yönetimin gereği olduğu takdirde intifa hakkı sahibi, malikin lehine malı yangına ve diğer tehlikelere karşı sigorta ettirmekle yükümlüdür. Bu durumda veya intifa hakkının sigortalı bir mal üzerinde kurulmuş olması halinde intifa hakkı sahibi, hakkının devamı süresince sigorta primlerini ödemekle yükümlüdür (TMK m.815).
İntifa Hakkında Süre ve Bedel
1) Süre: İntifa hakkı süreli veya hak sahibinin hayatı boyunca tanınabilir. Süresiz olarak tanınması halinde veya hak sahibinin hayatından daha uzun bir süre öngörülmüş olması halinde hakkın süresinin hak sahibinin hayatı ile sınırlı olduğu kabul edilir.
Tüzel kişilerde ise en çok yüz sene süre öngörülebilir. Öngörülen süreden önce tüzel kişiliğin sona ermesi (infisahı) halinde hak sona erer (MK.797).Ayrıca tüzel kişilerin iflas veya konkordato işlemlerinde intifa hakkı üzerinden herhangi bir isim veya nitelendirme dahilinde değer hesabı ve bölüşüm gerçekleştirilemez.
2) Bedel: İntifa hakkı bedelli (ivazlı) veya bedelsiz (ivazsız) tanınabilir. Bedelli intifaya satış, bedelsiz intifaya bağış hükümleri uygulanır.